Mahmud Sitawi, 9 yaşında. Epidemoma.
Gözlüklü zayıf bir çocuk, biraz utangaç, zili çaldı - ve onun etrafında toplanan beyaz önlüklü insanlar gülümsedi ve ellerini çırptı. Gerçek bir geminin çanının yüksek sesi MIBS Proton Terapi Merkezinin salonunu doldurdu ve dokuz yaşındaki Mahmud Sitawi'nin bir buçuk aylık tedavisinin sonuna damgasını vurdu .
Mahmud, Tıp Enstitüsü'nün onlarca yabancı hastasından biridir. Toplam sayısı 50 kişiyi aşmış olan Berezin Sergey (MIBS). 2017 yılının sonunda St. Petersburg'da açılan Rusya Federasyonu ve BDT ülkelerindeki ilk proton tedavisi klinik merkezinde iki yıl içinde onlarca şehir ve ülkeden hastalar tedavi edildi. Buraya sadece Rusya'nın her yerinden değil, Belarus, Kazakistan, Özbekistan, Kırgızistan, Gürcistan, Ukrayna ve Baltık ülkelerinden kanserli yetişkinler ve çocuklar geliyor. Uzak yurt dışından gelen hastaların listesi de büyüyor: MIBS Merkezinin sanal haritasında - İsrail, Kuveyt, Filistin, Bulgaristan, Kanada, Avustralya.
Hem internette bilgi edinerek hem de hayır kurumlarının ve sigorta kuruluşlarının tavsiyesi üzerine kendi başlarına geliyorlar. Örneğin Mahmud, en büyük İsrail sağlık sigortası fonu Clalit Health Service ve Kudüs'teki Hadassah Tıp Merkezi ile MIBS işbirliğinin bir parçası olarak St. Petersburg proton merkezine sevk edilen üçüncü hasta oldu. İsrail'de henüz proton tedavisi yok, modern bir yüksek teknoloji merkezi inşa etme kararı, ülkenin hükümeti tarafından daha geçen gün alındı. Bu arada, protonların fotonlara (geleneksel radyasyon tedavisi) açıkça tercih edildiği durumlarda, ülke sakinleri yurt dışına çıkmak zorunda kalıyor.
“Mahmud için en iyi şeyin proton tedavisi olacağı söylendi. Dünyanın her yerinde merkez aramaya başladık: ABD'de ve Avrupa'da… Ama İsrailli doktorumuz Rusya'da St. Petersburg'da yeni bir proton terapi merkezi olduğunu söyledi ve buraya başvurmamı tavsiye etti. MIBS merkeziyle ilgili tüm bilgileri inceledim ve buranın tedavi için iyi bir yer olduğunu anladım” diyor çocuğun babası Toffik Sitawi .
Mahmoud için proton tedavisi gerçekten de en uygun seçimdir. Protonlar, ağır yüklü parçacıklar, fiziksel özelliklerinden dolayı radyasyon dozunun neredeyse tamamını tam olarak hedefe iletirler; tümör yolunda neredeyse sağlıklı doku ve organları ışınlamazlar ve kesinlikle onun dışında radyasyon taşımazlar. Protonların bu özelliğinden dolayı radyasyon tedavisinin yan etkileri çok daha az belirgindir ve oluşma olasılığı daha düşüktür. Ayrıca proton tedavisi entelektüel ve zihinsel gelişimi etkilemez ve tedavinin bitiminden 10-15 yıl sonra radyo kaynaklı kanserlerin ortaya çıkmasına neden olmaz, bu nedenle proton ışınlaması dünyada kanserli çocuklar için en iyi radyoterapi seçeneği olarak kabul edilir. . Ayrıca hastalığın nüksetmesi durumunda proton tedavisi hastaların ikinci bir kürden geçmesini sağlar,
Bu sebeplerin her ikisi de -genç yaş ve geçmiş yıllarda alınan radyasyona maruz kalma- Mahmud Sitawi'nin hikayesinde yer almaktadır.
İlk kez, Mahmud'a ilk doğum gününden on gün önce kanser teşhisi kondu - beynin dördüncü ventrikülünün bir salgın hastalığı. İsrail'de çocuk başarıyla ameliyat edildi ve radyasyon tedavisi de dahil olmak üzere karmaşık tedavi gördü. Sekiz yıl boyunca her şey yolunda gitti: Mahmud, ablası ve küçük erkek kardeşi ile arkadaş canlısı bir ailede büyüdü ve kendini kesinlikle sağlıklı hissetti. Ancak bir sonraki kontrol MRG çalışmasının geçişi sırasında, başın sol tarafında yeni bir tümör bulundu... Tedavi yeni bir döngüye girdi: yine bir İsrail kliniğinde ameliyatlar. Ve yine protokole göre “ışınlara” ihtiyaç vardı.
"Mahmud ameliyat edildiğinde, bunun önceki tümörün tekrarı olduğu ortaya çıktı - taranmıştı. Bu nedenle, kraniyospinal ışınlama gerekliydi. Bu oldukça büyük bir radyasyon miktarıdır ve buna göre, doku ne kadar az doz alırsa, çocuğun iyileşmesi o kadar kolay olur ve karşılaşacağı daha az komplikasyon olur. Bu durumda, proton tedavisinin bir avantajı vardır, çünkü doz sadece hedefe, hedef yapıya iletilir ve çevresindeki yapılar ışınlanmaz ”diye açıklıyor MIBS radyoterapisti onkolog Natalia Martynova .
Proton tedavisinin mümkün olan en kısa sürede tamamlanması gerekiyordu, çünkü ebeveynler oğulları için bir tıp kurumu seçmek için bir aydan az zaman harcadılar. “Birçok uzmanla görüştüm ve internetteki büyük miktarda bilgiye baktım. Farklı insanlardan çok tavsiye aldık. Ama kalbimle bir karar verdim. Eşim ve ben Rusya'da tedavi göreceğimize karar verdik, Mahmud'un kendisi de buraya gelmek, ülkenizi görmek istedi ”diyor çocuğun babası.
MIBS Proton Terapi Merkezinde geçirilen yedi haftanın ardından Toffik Sitawi, bunun doğru karar olduğundan emin. Rusya'da tedavi için tek bir iddia var - hava. Toffik, "Burası İsrail'den biraz daha soğuk ama alıştık," diyerek gülümsüyor.
"Şimdi görüyoruz ki doğru bir karar vermişiz. Birçok nedenden dolayı: ileri teknoloji, en son ekipman, deneyimli ve yardımsever doktorlar ve hemşireler. Personel bizi her zaman bir gülümsemeyle karşılıyor. Bizim için aile gibiler ve Mahmoud kendini çok rahat hissetti” diyor çocuğun babası.
Mahmoud, bazen radyasyon tedavisi ile ilişkili hoş olmayan yan etkiler olmadan oldukça kolay bir şekilde dayandı. Ve tedavinin son gününde, zile önemli bir darbeden sonra, çocuk Merkezin etrafında yürüdü ve hastalıkla savaşmasına yardım eden herkese - doktorlar, operatörler, yöneticiler - kırmızı bir gül verdi.